6 Şubat 2011 Pazar

Sucuk

Dün köyün birine gittik. Oranın deve sucuğu ile yapılan tostları meşhur diyip götürdüler beni. İşte burada yapıyorlar diye arkadaş bir yere götürdü. 12 yaşlarında bi delikanlı gelip biz yapmıyoz ağbi, salamdan yapıyoz, burda kimse deve eti ile bişi satmaz dedi yolladı bizi. Döndük gidiyoruz, bi kasabın önünde deve sucuğu, dana sucuğu, kavurma, lokanta yazıları gördüm. Arabayı durdurdum, geldik önüne park edip içeri girdik.


70 yaşlarında bir adam bize hoş geldiniz dedi. Üç kişiyiz. Anlattım derdimi, deneme maksadıyla az bişi sucuk yiyelim istiyorum ben. 600 gr sucuk tarttı. İçeride 4 masa var dandik 4 masa, kocaman bir kasap tezgahı, arka taraf PVC ile çevrilmiş mutfak yapılmış. Aslında kocaman bir oda 3 bölüm gibi algılanıyor. O arada 35 yaşlarında bir adam girdi içeri, yanımıza gelip hoşgeldiniz diyerek bizimle tokalaştı. Nasıl sevindim bilemezsiniz. Adam da muazzam bir pozitif yayın var, anladım ki usta, aşçı, kasap asıl bu adam. Mutfak taklidi yapan yere seslendi baba ne yapıyoruz diye. Yaşlı adam durumu özetledi. Acele girdi içeri başladı bizim deve sucuklarını yapmaya. 


Daha önce deve sucuğu yemiştim. Yediğimi sanmışım. Ekşi ekşi tuhaf bişi idi. Bu bildiğimiz dana etine çok yakın lezzette bir et. Ama çok hafif bir et, sucuğunu yerken ağırlaşmıyor hafifleşiyor insan. Bizim sucuklar tek saca sığmadığı için iki taksimde geldi masaya, dana sucuğu da yapıyormuş usta, üstüne de azıcık dana sucuğu istedik amaç tatmak. İki taksim halinde de dana sucuğu geldi masaya. Üzerine de çay ikram etti bize usta. 


Yemek boyunca da yanımızda oturdu sohbet ettik. Sorular sorduk, o anlattı. Deve eti nasıl olur, sen nerden buluyon, müşterisi var mı, sucuk yapınca müşterisi artıyor mu, gibi gibi. Eskiden deve sayısı azmış, şimdilerde çoğalmış. Eskiden 1000 kadar deve varken şimdilerde 2400 deve var diyor. Usta yörükmüş, deveciyiz biz diye ekledi. Antalya'dan İstanbula kadar tüm kıyı şeridine sucuk ve et yolluyor bazen de kendi götürüyormuş. Müşteri çok ürün yetersizmiş gibi anladım ben. :))


Bir haftadır mutsuz gezen ben, sucuklar bittiğinde hayatımda ilk kez mutlu olmuşum gibi hissettim kendimi. Şakaklarımın uyuşmasını izledim keyifle. "İşte bunun üstüne sigara içilir" dedi biri, alıp yaktım sigarayı. Tam o anda bir de telefon geldi. Tatlı niyetine de telefonla konuştum.


Nefisti nefis.


Sucuk endorfin üretiminde çok güçlü bir etken. :D

3 yorum:

The King dedi ki...

afiyet şeker.

Bilge dedi ki...

Teşekkürler.

Dönüşte aldığımız dana ve deve sucuklarını da bugün evde yapıp yedik. Deve sucuğu fena azdırıyor, deve eti güçlü bir afrodizyak imiş.

The King dedi ki...

aman diyim o zaman Bilge. Yakın durmamak lazım diyosun.