Hadi size bugün aşık olduğum kişileri anlatayım. :))
İlk okul birinci sınıftayken öğretmenimin bir kızı vardı. İlk aşkım odur. Aynı yaştaydık ama o ikinci sınıfa gidiyordu. Acaip zekiydi, akıllıydı, bir de fena derecede zilliydi. :)) Sonra anladım ki aşk değilmiş benimkisi hayranlıkmış.
Sonraki aşkım, orta okul üçüncü sınıfta gördüğüm kızdı. Offf aradaki onca yıl aşksız boşa geçmiş. :)) Sınıfta ilk gün herkes ayağa kalkıyor adını söylüyor felan. Ben sınıfın solunda oturuyorum o sağında, pencerenin önünde. Pürüzsüz bir teni, karga gibi kocaman bir burnu, simsiyah saçları, içlerinde kandiller yanan ışıl ışıl kara gözleri vardı. Minik memeleri, incecik beli :)) ve kocaman poposu vardı. Aradan yıllar geçti nişanlandık. Sonra yürümedi ayrıldık. İlk okuldaki aşkımı unutup hep ilk aşkım olarak etiketledim onu. :)))
Evlendim, yürümedi ayrıldık. :)) (Yahu ya ben kadınlardan anlamıyorum ya da ilişki yürütmeyi beceremiyorum.) Ona hiç bir zaman aşkım demedim, aşkım olduğunu da düşünmedim, ama sevdim. Güzel kızdı. Ruslara benzerdi, sanki Slav ırkındandı. Bembeyaz tenli, elâ gözlü, siyah saçlı, küçük memeli, ince belli :)) koca popolu... Tamam napiim denk gelmiş işte! :))
Sonra Kara Gözlüm! Onu nasıl anlatabilirim ki? Kara Gözlüm'ü hiç görmeden sevdim ben. Çok uzun zaman sadece yazıştık, telefonlaştık. Daha görmeden sevdim onu. Gözlerinin o kadar güzel olması, anlatılır bir mutluluk değildir. Hani demiştim ya kadın gözlerini gözlerime diktiğinde kendimi daha erkek, daha çocuk ve kahraman hissetmeliyim diye. Bunu bana hissettiren tek kadındır. Ondan önce hiç aşık olmadığımı anlamamı sağladı. Rüyalarımda onu görüyorum, uyandığımda ilk onu düşünüyorum, gün içinde hep o aklımda ve yatarken onun hayaline sarılıyorum. Kendisi bilmiyor ama, Kara Gözlüm ilk aşkımdır. Bir daha aşık olabileceğimi sanmıyorum. Çünkü "O" yokken, bırakın başka birini sevmeyi, dokunamadım bile...
Boş boş okumak yok bu sefer. Hadi bakalım fikrinizi söyleyin! Sizce ilk aşkım hangisi?
Aşk bööle bişi olmalı! |
12 yorum:
Balkonda olan olmayan, okuyan herkesin fikrini merak ediyorum. :))
İlk aşkın karagözlün tabi ki. Ama fiziksel özellikler gerçekten rastlantı mı acaba özellikle güney bölgelerindeki :)
insanlar çoğu zaman hormonal aktivitelerden kaynaklanan duygusal çalkantıları aşk olarak adlandırıyor ama bu durum sadece hormon basması bence. bir süre sonra tenler birbirine alışkanlık kazanınca,o ilk alev gidince, arada duygusal bir bağ yoksa eğer herşey sabun köpüğü gibi yok olup gidiyor.
önemli olan beyinlerin sevişmesi :)
Hay ağzına sağlık Ayucum.
Beyinler sevişince, hele üstüne üstlük ruhlar da sevişince, bedenlerin sevişmesi müziğe uyup dansetmekten başka bir şey değil.
beyinler ve ruhlar sevişince vücutların sevişmesi işin bonusu oluyor sadece.
kendin söylemişsin zaten ilk aşkım, kara gözlüm diye. Bize nesini soruyorsun daha?
başka bir şey sorsaydın daha yaratıcı cevaplar verirdik elbet.
İlk aşkın ulaşılmaz olandır. Kavuşamamış olduğun. İçini ilk cız ettiren. Onunla ilgili fantaziler kurduğun kişi. İlkokuldaki olanilir belki
Berna ben bazı zamanlarda düşünce özürlü olabiliyorum. Ne sorabilirdim mesela?
kremkaramel ilk okuldaki ile ilgili hiç fantezim olmadı emin olabilirsin. :))
ilkokul fantezin şöyleymiş : onun kokulu silgisinden ben de istiyorummmmm :))
Hayır hayır cinsel fantazi değil, onunla evlenseydim ne olurdu, hayatım nasıl değişirdi gibi şeyler. Ya da keşke tam şöyle bir fırsat varken şunu deseydim gibi şeyler de olabilir. Ben çok ödlektim ve gururlu. Kimselere açılmadım. İlk aşkım karımdır benim de.
kendilerinden bahsederken beden ölçülerini dile getirmenizden benim anladığım şu ki;aşk uğramamış hiç birinde semtinize..
Ah nesimi... Nasıl anlatılır ki O? Hani desem ki her bir letaifimde adını binlerce kere zikrettim. Hani desem ki bir tek O'nun yanında Celal'im. Hani desem ki birlikte hermafroditiz biz... Yeter mi? Şüphesiz yetmez. Mecnun'un "Ah bir de benim gözümden görsen" sözünü açıklamak için bile koca bir kitap döktürmüş işin erbabı. Ben ki kelimeler arasında sıkışmış aciz biri. Sanki anlatır gibi yapıp kaşını gözünü dile getirmek benimkisi. Kelimeler kifayetsiz kaldı, kelimeler öksüz. "Kalbimin Has Odasının Sultanı" dediğimde bile yetmiyor anlatmak. Kaşını gözünü bile anlatamam ki kıskanırım...
Kara gözlün olabilir, o değilse hiçbiri ;) Aslında bence hiçbiri, seçmek zorunda mıyız yahu :S
Yorum Gönder